Gıdınız Derdiniz Olmasın…

Genetik faktörler, sık kilo alıp verme, fazla kilo ve yaş alma gıdı bölgesinde görülen yağ fazlalığı, sarkma, çizgilenme gibi sorunları beraberinde getiriyor. Tüm bunların yanında yerçekimi de gıdı bölgesindeki sarkmalarda bir faktördür. Genç yaşlarda genetik faktörlere bağlı olarak sorunlar nadiren görülse de genel olarak yaş alma, yaşlanma sorunun temelini oluşturuyor.  Çünkü 30 yaşından sonra hızla azalmaya başlayan kolajen, cildin elastikiyetini kaybetmesine neden oluyor. Bu saydığımız tüm etkenler bir araya geldiğinde mutsuzluk yaratan “gıdı” sorununu ortaya çıkarıyor.

Genç ve sağlıklı görünen bir yüzü, V şekli muhafaza edilmiş, netliğini kaybetmemiş bir yüz olarak tanımlayabiliriz. Gıdı bölgesindeki sarkma, çizgilenme, yağlanma gibi problemler ise yüz ovalinin görünümünü bozar, netliği ortadan kaldırır. Ancak artık teknolojinin sunduğu imkanlarla sorunun boyutuna ve kişinin özelliklerine uygun olarak alternatif protokollerle görünümü iyileştirmek, V şeklinde yüzü tekrar ortaya çıkarmak mümkün. Bu noktada belirtmek isterim ki bu tip vakalarda bütünleşik bir protokol uygulayıp, yüz, boyun ve gıdı bölgesindeki sorunlara aynı anda çözüm bulmayı doğru buluyoruz. Şimdi gıdınızı dert olmaktan çıkartacak, fotoğraflarda ve aynaya baktığınızda daha iyi bir siz görünmenizi sağlayacak uygulamalardan bahsetmek isterim.

HI-FU Odaklanmış Fokuslu Ultrason

HIFU (Odaklanmış, yüksek yoğunluklu ses dalgası) deri altında istenilen derinlikte etki sağlayan ultrasound sistemidir. Bu enerji deri altı dokuyu yüksek ısılara ulaştırarak kontrollü bir şekilde, nokta şeklinde yanık alanları oluşturmaktadır. Deri yüzeyinde hiçbir etki yapmadan, direk istenilen derinlikteki hedeflere nokta atışı yapmaktadır. Bu şekilde uyarılmış kolajen üretimi ile ortalama 3-6 ay içinde sıkılaşmış ve kendini yenilemiş bir cilt sağlamaktadır.

Deri sarkmaları ve cilt yenileme temel uygulama alanıdır ve bu amaçla tüm yüzde; en sık alın, kaş, göz kapağı bölgesi, yanak, boyun, dekolte bölgeleri cildinde sarkma ve kırışıklıklar için kullanılmaktadır. Gıdı bölgesinin iyileştirilmesinde sıklıkla uygulanan bir cihazlı uygulamadır.

Genellikle tek seansta yüksek başarı sağlayan yöntem istendiğinde birkaç ay içinde tekrarlanabildiği gibi, diğer cilt gençleştirme yöntemleri ile de güvenle ve etkili biçimde kombine edilebilmektedir.

Deri dış yüzeyinde hiçbir etki yapmaması ile her mevsimde ve sosyal hayattan kopmadan ameliyatsız cilt gençleştirmek amacıyla kullanılan en etkili yöntemdir. Genel olarak basit lokal anestezi ile konforlu bir şekilde yapılan 30-45 dakikalık uygulamadan sonra dikkat edilmesi gereken özel bir durum da söz konusu değildir. Uygulamanın en etkin sonucu net olarak 3. ayda görülür.

Fractora (Odaklı Radyofrekans Uygulaması)

Fractora yani, Odaklı Radyofrekans Uygulaması, kırışıkları azaltmak, yüz ovalinde yaş almaya bağlı olarak ortaya çıkan sarkma ve bozulmaları yavaşlatma, iyileştirmek ve cilde daha genç bir görünüm kazandırmak için cildi tekrar yapılandıran gençleştirme ve yenilemede etkin sonuç alınan bir cihazlı uygulamadır. Bu uygulama daha genç görünmenizi ve hissetmenizi sağlar.  Bu uygulamada, cilt katmanlarına kontrollü enerji gönderilir ve kişiselleştirilmiş fraksiyonel enerji ile kırışıklık, elastikiyet kaybı, leke, akne izleri gibi birçok farklı cilt sorunun giderilmesine olanak sağlar. Odaklı Radyofrekans uygulamasında, çeşitli derinlik, enerji yoğunluğu ve enerji seviyesini ayarlayarak yüz, dekolte, boyun, gıdı bölgesi hatta kol ve bacaklarda elastikiyet kaybına bağlı olarak ortaya çıkan sarkmalara iyileştirme sağlanıyor. Fractora’da radyofrekans ile cildin alt katmanlarında oluşturulan kontrollü tahribatın iyileşme sürecini hızlandırmak ve maksimum etki almak için PRP, Somon DNA, mezoterapi gibi uygulamalarla kombine edilmektedir.

Seans sayısına kişinin cildin durumuna göre karar verilir… Uygun görülen seans 4-6 arasındadır.  Uygulama 7-10 gün aralıklarla yapılır ve ağrısız, keyiflidir. Etkisi hemen görülür ve kontrollü tahribat yaratılan cildin alt katmanlarında artan kolajen üretimi ile cilt günden güne gençleşir. Uygulama sonrasında ciltte kızarıklık, kabuklanma, morluk nadiren görülür ve uygulamayı yaptıran kişi hayatına ara vermek zorunda kalmaz. Kişi uygulama sonrası günlük hayatına devam edebilmektedir…

FORMA Odaklı Radyofrekans Uygulaması

Forma uygulaması, gelişmiş odaklı radyofrekans uygulamasıdır. Cildin alt katmanlarındaki kolajen lifleri cihazın çalışma protokolüne uygun olarak kontrollü bir şekilde ısıtılır. Böylece cilt altındaki zayıflamış, boyları uzamış ve incelmiş kolajen dokunun yapısı ısıtılarak değiştirilir ve uzun çizgilerin bağı çözülerek kısalmaları sağlanır, kırışıklıkların iyileştirilmesi, derinliğinin azalmasına destek olunur.

Büzülme yanında ısıyı algılayan fibroblast isimli deri altı dokuların üretimini yapan hücreler uyarılır ve zamanla yeni kolajen doku oluşur. Forma gelişmiş odaklı radyofrekans uygulaması sonrasında yüz ovali yeniden şekillenir, kırışıklıklar azalır. Uygulama yapılan bölgelerde cilt zamanla gerginleşir, elastkiyetini kazanır, ortaya daha genç, nemlenmiş, net bir görünüm çıkar. Uygulamanın etkileri doku iyileşmesi devam ettikçe devam eder.

Bu sayede cilt daha gergin, kırışıksız ve genç bir görünüm alır.

Seans sayısına cildin ihtiyaçlarına göre karar verilir. Uygun görülen seans 4-6 arasındadır. Uygulama 7-10 gün aralıklarla yapılır.  Uygulama sonrası kızarıklık, kabuklanma, morluk gibi etkiler görülmemektedir. Kişi uygulama sonrası günlük hayatına devam edebilmektedir. Uygulama yaklaşık 30-40 dakika sürer. Ancak tek seanslık hızlı toparlama olarak nitelendirebileceğimiz uygulama yaklaşık bir saat sürer.

Forma, göz çevresi, yüz, boyun, gıdı, dekolte, el ve vücutta kullanılabilmektedir.

Kişinin cildi iyi analiz edilmeli kişinin beklentileri, cildin ihtiyaçları belirlenmeli. Tek başına etkili olduğu gibi bazı ciltlerde mezoterapi somon DNA, gençlik aşısı, PRP dolgu gibi uygulamalarla kombine olarak yapılabilmektedir.

V Lift Uygulaması

Herhangi bir yan etkisi olmayan, anestezik kremle acı ve ağrı hissinin azaltılarak yapılan bir uygulamadır. Yaygın olarak örümcek ağı olarak bilinir. V-Lift uygulamasında kullanılan iplikler cilt tarafından 6-8 ayda emilmeye başlar, iplikler erise dahi etraflarındaki kolajen artışı uyarısı devam eder, cilt yaklaşık 18-24 ay canlı, sağlıklı, gergin görünümünü muhafaza eder. İp sayısı uygulama yapılacak bölgeye göre belirlenir. Gıdı toparlamada etkin sonuç aldığımız bir uygulamadır. V-Lift uygulaması diğer uygulamalarla beraber yapılabilir, aralıklı olarak tekrar edilebilir. İplikler yerleştirildikten sonra hissedilmez ve cilt üzerinden görünmezler. Uygulama sonrasında ödem görülebilmektedir. Etkileri 15 gün içinde fark edilmeye başlayıp, gerçek etki ise kolajen artışına bağlı olarak 2 -3 ay içinde çok daha da görünür.

V-Lift uygulaması diğer uygulamalarla beraber yapılabilir, aralıklı olarak tekrar edilebilir. V-Lift uygulamasında kullanılan iplikler cilt tarafından 6-8 ayda emilmeye başlar, iplikler erise dahi etraflarındaki kolajen artışı uyarısı devam edecek, cildin canlı, sağlıklı, gergin görünümü yaklaşık 18-24 ay sürer. V-Lift uygulaması tüm cilt bölgelerinde kolaylıkla yapılabilmektedir.

V-Lift uygulaması tek başına etkili olabileceği gibi fraksiyonel co 2 lazer,fraksiyonel radyofrekans, prp uygulamaları ile de kombin edilebilir.